Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Meclis grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Hakkari Belediyesi’ne kayyım ataması ile halkın iradesinin yok sayıldığına dikkat çeken Hatimoğulları, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin bugünkü grup toplantısındaki söylemlerine sert tepki gösterdi. Sinan Ateş cinayetini hatırlatan Hatimoğulları, “Çık karanlık ilişkileri açıkla” dedi.
Mehmet Sıddık Akış’ın tutuklanmasının ardından Hakkari Belediye Meclisi’nin toplantı yaparak Belediye Başkan Vekilliğine, eşbaşkan Viyan Tekçe’yi seçtiğini açıklayan Hatimoğulları, valiye “görevine dön” çağrısı yaptı.
Erdoğan ve AK Parti yönetiminin uygulamalarını kuralsızlık ve düşmanlık olarak değerlendiren Hatimoğlulları, “Zulüm ile abad olanın akıbeti berbat olur” dedi.
Hatimoğulları’nın konuşmasından başlıklar şöyle:
BAHÇELİYE YANIT: “Özellikle az önce bu kürsüden konuşan iktidarın küçük ortağı kulağını açarak bizi dinlesin. Siz bu uygulamayla Kürtlere senin seçme ve seçilme hakkın yok, sen bu ülkenin asli yurttaşı değilsin, demiş oluyorsunuz. Kürt halkı ve onlarla dayanışma içinde bulunan demokrasi güçlerine siz ulusal güvenlik sorunusunuz demiş oluyorsunuz. Kalkıp burada kürsülerden ahkam keserek bunu ters yüz edeceğinizi sanıyorsanız da büyük yanılıyorsunuz. Kürtlerle kardeşiz, diyorlar, etle tırnak edebiyatı yapıyorlar. Biz bu tiyatrodan artık çok sıkıldık.
Hakkari halkı, esnafı kayyıma karşı. Oysa bunlar kendilerinde bunu halkın üzerinde bir hak olarak görüyorlar. Hakkari’den İstanbul’a halk direniş içinde. Halk Hakkari’deki iradesine sahip çıkıyor.
SİYASİ DARBEYE ASKER DE EŞLİK ETTİ: Bizler kayyım atanmış valinin makamının önünde basın açıklaması yaparken etrafımızı polis sardı. Ama sadece polis sarmadı. Darbelere karşı olduğunu iddia eden, onun üzerinden mağduriyet edebiyatı yapan AKP, Hakkari’de askeri de sokağa indirdi. Bu görüntüyü tarih unutmayacak. Hakkari’de yaptıkları bu siyasi darbeye asker de eşlik etmiş oldu.
ERDOĞAN’A SESLENDİ: Eyy Erdoğan, eyy AKP’liler siz darbecilerin paltosundan çıktınız. FETÖ’cülerin yazdığı iddianamelerle arkadaşlarımızı yargılamaya kalkıyorsunuz. Erdoğan ‘yargının verdiği karar kimseyi rahatsız etmesin’ diyor. Sen Hakkari halkının 31 Mart’ta verdiği karardan niye rahatsız oluyorsun, çık bunu açıkla. Seçimler bittikten hemen sonra Sandık iradesine sahi çıkacağız’ dedi. Ama bunu söylerken ‘Kürdün iradesine saygı duymayacağım demedi. Peki Hakkari’de sandıktan çıkan irade halkın iradesi değil mi, Hakkari halkı halk değil mi? Bir tek seni seçince mi halk halk oluyor?
Kürt halkının iradesine dönük gasp ve DEM Parti’nin siyasi iradesine vurulmak istenen darbenin yanı sıra kayyım döneminde şunu öğrendiler; halka ait belediye kaynaklarının üzerine çökmek. Bunlar Hakkari halkının hakkı olan maddi kaynaklara da çökmüş oluyorlar.
SİNAN ATEŞ CİNAYETİNİ AÇIKLA: İktidarın küçük ortağı saatlerce bizimle ilgili konuştu. Bahçeli’nin üfür hakaret etmediği biz konuşma zaten yok. Eyy küçük ortak; sana kalsa AYM’yi de kapatacaksın. Ne demokrasisi, ne insan hakları sen bunları ağzına nasıl alıyorsun? Sinan Ateş cinayetini açıkla sen önce. Sizler demokrasiyi asla ağzınıza alamazsınız. Hadi bir porsiyon ciğer ye ve çık bu karanlık ilişkileri anlat.
‘Dosyası olanı DEM Parti neden aday yapıyor’ diyorlar. Dosyası olmayana da kayyım atadınız. Mardin Nusaybin Belediye Eşbaşkanı Semire Nergiz’in dosyası yoktu. Van Başkale Belediye Eşbaşkanı Erkan Acar’ın dosyası var mıydı? Hayır. Dosya tamamen bahanedir.
Hakkari’de Mehmet Sıddık Başkanımızın daha davası, mahkemesi görülmeden kayyım atandı. Demek ki siz ne bir mahkeme kararı aramadan kayyım atıyorsunuz. Hakkari Belediye Eş Başkanları Mehmet Sıddık Akış ve Viyan Tekçe, halk oylamasıyla adaylaştı ve Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) onayıyla aday oldular, YSK denetiminde yapılan seçimlerde yüzde ‘ye yakın oy alarak seçildiler. Mazbatalarını YSK verdi. Ancak sonra ‘Terörle mücadele’ bahanesiyle, ‘Seçilebilirsin ama yönetemezsin’ denildi. Bu, düpedüz keyfiliktir, ikili hukukudur, düşman hukukudur. Seçilmişin yerine atanmışı getirmek faşizmdir.
ERDOĞAN İKİLİ HUKUKU İTİRAF ETTİ: Erdoğan, ‘Yargı burada kanunu değil, hukuku konuşturmuştur’ diyerek kendi ikili hukuklarını itiraf etti. Kürt halkına bizim saray rejimimizin hukuku sizin için geçerlidir dediler.
HANGİ BİRLİKTEN BAHSEDİYORSUNUZ?: Ortakları MHP’lilerin, belediyede Erdoğan’ın fotoğrafını indirdiğinde ses çıkarmayıp, DEM Partili bir belediye eşbaşkanı aynı şeyi yaptığında kıyamet koparan ve yargıya talimat veren ayrımcı bir anlayıştır. Adalet Bakanı, Tatvan’da Erdoğan’ın fotoğrafının indirilmesi hakkında “birliğimize yönelik saldırıdır, milletimizin birliğini bozmaya yöneliktir” dedi. Hangi birliğimizden bahsediyorsunuz? Bu ülkenin birliğinin sembolü halkın iradesini tanımayanlar olamaz.
BELEDİYE BAŞKANI VİYAN TEKÇE’DİR: Bütün Türkiye kamuoyu şunu bilmeli; kayyım atandıktan sonra Hakkâri Belediye Meclisi kendi toplantısını yaptı, yani olması gerekeni, yasaların yazdığını yaptı ve belediye eş başkanlarını seçtiler. Şu an Mehmet Sıddık tutuklu olduğu için yerine vekalet edecek olan Eş Başkanı Viyan Tekçe’yi kutluyoruz. Kayyım atayarak belediye meclisini de bypass etmiş oluyorlar. Valinin belediye başkanı olarak görev yapması gayrı meşrudur. Vali derhal kendi görevlerinin sınırlarına çekilmelidir.
1 Eylül 2016’da AKP ve ortağı MHP’nin oylarıyla çıkan Kayyım Kararnamesi, Venedik Komisyonu’nun Ekim 2017 raporunda hem Türkiye yasalarıyla hem de Avrupa Sözleşmeleriyle derin çelişki içinde olduğu belirtti. Kayyım rejimi, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nı ortadan kaldırmaktadır. Türkiye Yüzyılı diye yola çıktılar, seçme ve seçilme hakkı Tanzimat döneminde oluşmaya başlamıştı. Bizi 18. yy’ın gerisine görüyorlar.
Bakanlık, yargı, polis benim emried, istediğimi yaparım havası Firavun’un, Dehak’ın Hitler’in hükmüdür. ‘Zulüm ile abad olanın akıbeti berbat olur.’ Bu dünya ne şahlar, ne padişahlar, ne Dehaklar, ne Firavunlar gördü; ama büyük insanlığın karşısında hepsi yenildi, siz de yenilmeye mecbursunuz.
EKONOMİ ELEŞTİRİSİ: Devlet çaya, buğdaya komik zamlar yapmış, üretici isyanda. Esnaf faiz zamları yüzünden krediye ulaşamıyor, gün içinde siftah etmeden kepenk kapatmak durumunda kalıyor. Esnaf bu durumdayken kemer sıkma politikası uygulayanlar, Ayhan Bora Kaplan çetesine, 550 milyon TL krediyi verebilmiş. Bu krediyi esnafa, çiftçiye, işçiye vermiyorlar.”
(HABER MERKEZİ)